19 Ekim 2010 Salı

baş X örtü

Bir türlü çözülemedi gitti. Kafamızda bir baş var. Elimizde ise bir örtü. örter misin? örtmez misin? Ben örtmem kardeşim. Neden örteyim? Kafam hava almalı...Saçlarımı savurabilmeliyim. Ellerimi saçlarımda gezdirebilmeliyim. Sinirlendiğimde hırsımdan kendi saçımı bile ellerimle darmadağın bir hale sokabilmeliyim. "Saçın bugün ne kadar güzel olmuş" iltifatları almalıyım. Sevgilim, eşim saçlarımı sevebilmeli. Bir insan olarak özgür olmalıyım. Kadın  olduğum için değil. Her canlının sahip olması gereken özgürlüğe hakkım olduğu için. Bedenimi, ruhumu bana verildiği gibi tepe tepe kullanmak için. Koskoca bir evren yaratılmış. Hayranlıkla izlenecek mucizevi bir dünyanın varlığında yaşama şansını elde etmişken, gizlenmek saklanmak neden? Hangi siyasi amaç, hangi inanış bu gerçeği değiştirebilir ki? Özgürlük istediğini yapmaksa eğer hangi özgürlük gizlemekten saklamaktan geçer? Hangi örtü, yaratanın verdiğini saklayabilir? Ya da yaratanın makul görüp şekillendirdiği insanoğluna hangi insanoğlu sınır koyabilir?

Gayet müslümanım. Gayet inançlıyım. Aslında benim için din, ırk farketmez. İnsanın içinde Allah korkusu olsun, yaratana saygı olsun yeter. Gerisi sadece politika. İnsanoğlunu birbirine düşürmek, kendi soyunu tüketmek, yıkmak ve güç sahibi olmak için...O arada da bizim zavallı kadınlarımız kaynar gider, saçlarının, özgürlüklerinin de sefasını süremezler. Bu ülkede sadece siyasetin sembolü olarak kalırlar.